Her Tarz Müzik Dinlerim Diyenler İçin 10 Şarkı
Merhaba sevgili okurlar!
Tam 2 hafta sonra sizlerle buluşmanın gururu içerisindeyim. Önceki yazımda Darıca'dan bahsetmiştim. Artık musîkî konulu bir yazı yazmam gerektiğine karar verdim ve bomba gibi bir çalma listesiyle daha karşısınızdayım.
Hayatımın her döneminde farklı tarz müziklere ilgi duymam ve popüler olana karşı olan çekincem sebebiyle az bilindik sanatçılara veya sanatçıların az bilindik eserlerine tutkuyla bağlanırım. Bu tuhaf durumun bana faydaları da oluyor. Birçok kez etrafımdaki insanlardan "Aa, ne dinliyorsun?" sorusunu alıp onlara ne dinlediğimi gösterdiğimde onların da benimle aynı duyguları paylaştığına şahit olmak beni çok mutlu etmiştir. Az bilinen şarkılar veya az bilinen sanatçılar bu yüzden hep özel ilgi alanımdadır. Ancak burada az bilinen şarkılar ile kastettiğim '85 sonrası doğan ve Türkiye'de yaşayan arkadaşlara göre az bilinen kabul edilebilecek şarkılardır. Zira az sonra vereceğim listedeki bazı şarkılar dünyanın başka yerlerinde pekâlâ ünlü sayılabilir veya sizin de böyle bir zevkiniz olup az bilindik şarkılar çok bilindik hale gelmiş olabilir. Listeyi ara ara açarak dinlemenizi tavsiye ediyorum. Bir anda açıp 10 eseri dinleyecek vaktiniz olmayabilir. Ama her açtığınızda 2-3 şarkı dinlemek size daha kolay gelecektir.
Neyse her tarzdan müzik dinlerim diyorsanız gelin benim az bilindik ve 10 şarkılık bu listeme başlayalım.
1. NO Blues - Black Cadillac
Folk-blues ve Arap müziğinin birleşmesi olan bu grup 2004'te kurulmuş. Blues ve Arap müziğini 'Arabicana' adını verdikleri tarzda sentezleyen Hollandalı grup, Ad van Meurs (gitar/vokal), Haytham Safia (Ud/vokal) ve Anne-Maarten van Heuvelen'den (kontrbas/vocal) oluşurken, sonradan Ankie Keultjes (vokal) ve Osama Maleegi (perküsyon) da katılınca tam bir dünya çeşnisi haline gelmiş. Ben Farewell Shalabiye ve Ya Dunya albümlerini indirmiş ve aylarca zevkle dinlemiştim. Ud olması belki de en çok etkileyen şeydir beni. Ama kime dinletsem bayıldı diyebilirim. Şimdi NO Blues adlı bu grubun en sevdiğim eserlerinden olan Black Cadillac'ı dinleyelim:
2. Souad Massi - Ghir Enta
1972 Cezayir doğumlu Souad Massi. Arapça, Fransızca, İngilizce ve Berberice dillerinde şarkılar söyleyebilen orijinal bir kadın. Raoui isimli ilk albümünü 2001 yılında yayınladı ve çok büyük bir başarı elde etti. Radio 3 Dünya Müzik Ödülleri'nde yılın en iyisi seçildi. Türkiye'ye birkaç caz festivali vesilesiyle geldiğini biliyorum. Sesinde manalı bir buğu var. Arapça da kendini dinletiyor olabilir. Ama şu eser kadar aşkı dokunaklı anlatabilen eser sayısı azdır. İngilizce bilenler İngilizce altyazı ile Arapça bilenler de Arapça altyazıyla iktifa etsin. Çünkü Türkçe altyazılı güzel bir versiyon bulamadım. Bulan ve video linkini bana yollayan olursa anında düzeltebilirim. İşte "Ghir Enta":
3. Natacha Atlas - Gafsa
1964'te Belçika'da doğmuş ama Mısır asıllı bir sanatçı. 13 Albüm çıkarmış. Birçok dil bilmesine rağmen de şarkılarını Arapça söylemiş. Onlarca sanatçı bu kadının şarkılarını kullanmış, yüzlerce filmde çalmış eserleri. 2001'de BM iyi niyet elçisi seçilmiş.
2004 yapımı Bin Jip (Boş Ev) adlı Kore yapımı filmde de kullanılıyor bu şarkı. Kore sinemasını takip edenler eseri hemen hatırlayacaktır. Ziyafet başlasın:
4. Forest Swords - Thor's Stone
Bu şarkıyı bir arkadaştan gördüm. Grup zannediyordum bunca zaman. İngiliz bir adammış adı da Matthew Bornes. Forest Swords adamın sahne adıymış. Açıkçası sadece bu eserini biliyor ve dinliyorum. İçinde Japon ezgileri olduğu gibi bizim ney sesini çok andıran sesler de var. Bence çok orijinal. Şu an bu yazıyı yazarken de arka planda çalmakta kendisi. Özellikle ders çalışırken veya yazı yazarken bu tarz müzikler benim motive olmamı sağlıyor.
Klibi koymayacağım. Hem kotanız da bitmez. Buyurun:
5. Hamiyet Yüceses - Bakmıyor Çeşmi Siyah
Bu aslında Türk Musîkîsi ile hemhal olan biri için hiç de az bilindik denilebilecek bir eser değil. Gayet de meşhur. Ama bu kayıt ayrı bir orijinal ve değerli bana göre. Bir de bizim müziğimizi dinlemeyen dostlar olduğunu biliyorum aramızda. Hani su çok soğuktur da girmek çok zor gelir sen de bir anda balıklama atlarsın. Benimkisi de o hesap. Dinlemişken 1950'lerde basılan bu taş plak eserini Hamiyet Yüceses'ten dinleyin istedim.
Wikipedia'dan bir alıntı yapayım:
O dönemleri hatırlayanların ilk söyleyecekleri şu kelimeler olur. Hamiyet Yüceses Taksim meydanında bulunan Kristal Gazinosunda "Bakmıyor Çeşm-i Siyah" şarkısını söylerken dışarıda trafik durur, gazino müşterilerinden daha büyük bir kalabalık meydanda birikir, ancak şarkı bittiğinde her şey normale dönerdi.
Efekt yok, düzeltme yok, bugünün imkânları yok. Şimdilerde ses sanatçısıyım diyenlerin on tanesini üst üste koysan böyle ses bulamazsın bana göre. Neyse efendim işte taş plak:
6. Estas Tonne - The Song of the Golden Dragon
Estas Tonne orijinal adıyla Stanislav Tonne Ukrayna’da (eski SSCB) 1975’te doğmuştur. 6 yaşında müzik eğitimi almış, 10’lu yaşlarında müziğe 11 yıl ara vermiş. Bu sırada ailesiyle beraber birçok farklı ülkeye göç etmişler. En son durakları olan Amerika’da sokak müzisyenliğine başladığında asıl ününe kavuşmuş diyebilirim.Müzisyen kimliği öne çıktıktan sonra elinde gitarı Avrupa’yı dolaşmış. Baya da bir ülke gezmiş. Güney Amerika’nın çeşitli yerlerinde de çalmışlığı var. İşin ilginci bunu para için yapmamış. Estas Tonne, tıpkı bir derviş gibi elinde gitar dolanmış. Dolandıkça da müziğinin katmanları artmış, kendine has tarzı ortaya çıkmış. Aslında müziğinde Flamenko baskın gibi gözükse de kimi zaman Latin müziği, Çingene müziğinin etkilerini hatta elektronik müzik etkilerini bile görebilirsiniz. Hint kültürü ve müziği ile de ilgilenmiş hint müzisyenlerle beraber çalmış. Gitarı çok sesli kullanabilen en iyi adamlardan biri bana göre şu dünyada Estas Tonne. Fingerstyle (tırnakla) bu kadar iyi çalabilen sanırım Paco De Lucia vardır.
Yukarıdaki kısmın tamamını her gün onlarca kişinin okuduğu Gezgin Bir Gitarist: Estas Tonne yazımdan aldım. Bu yazıdan sonra dilerseniz okuyabilirsiniz. Diğer parçaları da var orada. Beni en çok etkileyeni olan The Song of the Golden Dragon'u sizlerle paylaşayım:
7. Sagopa Kajmer - Maskeli Balo
Geldik Yunus'a. Yunus Özyavuz gerçek adı. Samsunlu ben gibi. Lise 1-2 kendisini dinlemekle geçti. Ceza'yı ise hiçbir zaman sevemedim, sevemem de herhalde. Rap/hiphop müzikle aram Sagopa kadar. Başka pek kimseyi bilmem. Ama Sagopa Kajmer'in eski dönem şarkılarının çoğunu bilirim. Maskeli Balo benim ergenliğimi ve melankolik dönemlerimi yansıtan efsane bir şarkıdır. Bende yeri ayrıdır.
Yaradan beni dünya arenasına soktuğunda tektim,
Her nefesi soluduğumda hep yektim
Bu ücralarda ben beni mi kaybettim,
ve düşman kelimesinin anlamını arkadaş sıfatını taşıyanlardan öğrendim.
8. Steve Vai - For the Love of God
Steven Siro Vai 1960'ta New York'ta dünyaya gelmiş. Adamın hayatı gitar olmuş. Birçok ünlü müzisyenden ders almış. Özellikle Joe Satriani üstaddan ders alması sebebiyle tarzları da benzer. Yılları turnelerde konselerde geçmiş kendine has tarzı olan biri Steve Vai. Şarkının orijinal kaydı mı yoksa Hollanda Metropol Orkestrası ile olan kaydı mı atayım bir türlü karar veremedim. Sonra orijinali dinlemek isteyen yine dinler diyerek size senfoni orkestralı versiyonunu sunmaya karar verdim:
9. Mustafa Sandal - Kalmadı
Mustafa Sandal'ı biliyorsunuz. Anlatmaya gerek yok! Şu linkte baya detaylı bir özeti var hayatının: Mustafa Sandal'ın Biyografisi Özellikle Cenevre'de orta ve lise tahsilini tamamladı kısmına baya şaşırdım diyebilirim.
Gelelim niye bu şarkı sorusunun cevabına. Bu şarkıyı bana kadim dostum Bilal dinletmişti. Zannediyorum 2006-2007 yıllarından birinin yazıydı. Kanun ile girmesi beni çok etkilemişti. Kanunu da Hakan Güngör üstad çalıyor bu arada. Yıllar geçti hala dinliyorum. Şimdiki pop şarkılara nazaran çok daha kaliteli sözleri ve altyapısı var diyebilirim. Sözleri ve videoyu atıyorum:
Söz söz verdim ben bir daha asla
Sevmem diye yemin ettim ben
Çoktan beri tuhaf duygularda
Sordum aski ve
Korkuyorsam bir nedeni var elbet
Ates yaktigi yerde dert
Sen bunlari duymadin farzet
Bendeki izlerini takip et
Benim aska inancim kalmadi hiç
Sorma sorma
Beni ellere verin utanmadan hiç
Bozma bozma keyfini
Söz & Müzik: Mustafa Sandal
10. Orhan Gencebay - Sen de Haklısın
5 yaşından beri dinlediğim üstadım kabul ettiğim müzikolog, virtüöz ve aktör Orhan Gencebay'ın hayatı ve eserleri hakkında onlarca yazı yazma isteğim var. Ancak mükemmeliyetçilik hastalığım yüzünden bir türlü başlamak nasip olmadı.
1992 albümünde olan Sen de Haklısın, Gencebay'ın (sözü müziği kendisine ait tabi) son dönem şarkılarındandır. Buraya 1969'dan eserler de koyabilirdim. Biraz müzik bakımından da marjinal olsun istedim. Girişteki bas gitar ve keman uyumu çok lezzetlidir.
Şu sözleri bilindik bir şair değil Orhan Gencebay yazmıştır:
Herkes ben haklıyım diyor.
Haksız olan kimdir?
Herkes en çok bana diyor.
Razı olan kimdir?
Orhan Gencebay şarkılarının ilk kısmı genele hitap eden sözler ihtiva ederken ikinci partlarda hep sevgiliye yakarışa, siteme dönüşür. Bundandır ki insanlar onun eserlerinde kendini bir şekilde bulabilmekte.
Şarkının sonundaki elektro soloya söylenecek pek bir söz yok. Muhteşem!
Kendimizi eserin muazzam altyapısına ve sözlerindeki derin felsefeye bırakalım.
Evet, listemiz bitti. Bu liste tamamen keyfime göre düzenlendi. Bambaşka 10 sanatçıyla 7-8 liste daha yapabilirim. Siz beğenirseniz yeni listeler de yaparım.
Hazırlarken size en uygun kota dostu videoları belirlemek olsun sanatçıların biyografilerini İngilizce kaynaklardan derlemek olsun baya vaktimi aldığı için yazı normalden bir gün gecikti ama olsun.
Beğenmeniz dileğiyle. Müzikle kalın, esen kalın!